İstanbul, 23 Ekim 2023 tarihinde, 6.2 büyüklüğündeki korkutucu bir depremle sarsıldı. Bu olay, İstanbul’un deprem kuşağında yer aldığını bir kez daha hatırlatırken, birçok vatandaş paniğe kapıldı. Deprem, özellikle Anadolu Yakasında hissedildiği için burada yaşayanların büyük bir kısmı can ve mal güvenliği için dışarıya çıkmak zorunda kaldı. Depremin ardından denizdeki dalgaların yükselmesi ise, olayın ciddiyetini arttıran diğer bir unsur oldu.
Deprem saat 14:15 civarında meydana geldi. Depremin merkez üssü Marmara Denizi olarak kaydedilirken, derinliği 10 kilometre olduğu açıklandı. İstanbul’un çeşitli semtlerinden duyulan sarsıntılar, özellikle Kız Kulesi çevresinde yoğun bir şekilde hissedildi. Sosyal medyada paylaşılan videolar, insanların sokaklara döküldüğüne dair anları gösterdi. Birçok kişi, yaşanan panik ve kaos içerisinde güvenli bir yer arayışına girdi. Öte yandan, bazı binalarda ufak çaplı hasarların meydana geldiği bildirildi.
Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD), depremle ilgili ilk bilgileri paylaştı. Yapılan açıklamada, depremin ardından İzmir, Bursa ve Tekirdağ gibi çevre illerden de artçı sarsıntılar hissedildiği belirtildi. Bu durum, birçok kişinin endişesini artırdı. Uzmanlar, özellikle sık sık depreme maruz kalan bir şehir olan İstanbul için dikkatli olunması gerektiği uyarısını yaptı.
Depremin ardından denizde yükselen dalgalar, gözlemlenebilen başka bir fenomendi. Marmara Denizi’nde gerçekleşen bu dalgalanma, kıyıda yaşayanları tedirgin etti. Gema, yüzer araçlar ve balıkçı tekneleri, dalgaların yükselmesine karşı tedbir almak zorunda kaldı. Kıyıda bulunan insanlar, merakla deniz ile olan uzaklığı gözlemledi. Dalgaların yüksekliği, bazı yerlerde 3 metreden fazla çıkarken, bu durum bazı balıkçıların denizden çıkmak zorunda kalmasına neden oldu.
Olayın ardından İstanbul Büyükşehir Belediyesi ekipleri, acil durumlara hazırlık amacıyla çalışmalarını hızlandırdı. Deniz ulaşımı ile ilgili olarak, vatandaşların güvenliği için seferlerin durdurulduğu açıklandı. Gelen bilgilere göre, özellikle deniz yoluyla ulaşım sağlamak isteyenlerin, alternatif yolları denemesi öneriliyor. Uzmanlar, dalgaların inişli çıkışlı seyrinin devam edebileceği konusunda uyardı.
İstanbul, tarih boyunca birçok büyük deprem yaşamış bir şehir. Ancak son yıllardaki bazı jeolojik titremeler, bizlere bu konuda ne kadar dikkatli olmamız gerektiğini tekrar hatırlatıyor. Özellikle zorlu bir coğrafyada yer alan İstanbul, bir değişim sürecine giriyor. Bu tür olaylar, şehrin alt yapısının yeniden gözden geçirilmesi gerektiği mesajını veriyor. Şehir plancıları ve uzman kadrolar, İstanbul’un geleceği için alternatif çözüm önerileri üzerinde düşünmelidir.
Bu büyük depremin ardından, yerel yönetimler ve hükümet, halkın güvenliği için acil önlemler almakta kararlı olduklarını belirttiler. Deprem sonrası oluşabilecek artçı sarsıntılarla ilgili olarak vatandaşların bilinçlendirilmesi, hayati önem taşıyor. Depremlerin her zaman beklenmedik bir biçimde meydana gelebileceğini unutmamak gerektiği vurgulandı.
Sosyal medyada, deprem esnasında çekilmiş videolar paylaşılmaya başlandı ve bu görüntüler, yaşanan paniğin boyutlarını gözler önüne serdi. Birçok vatandaş, komşuları ile birlikte bu olaydan nasıl sağ kurtulacakları üzerine bilgi alışverişinde bulundu. Gözlemlenen bu dayanışma, toplumun deprem konusundaki farkındalığının arttığını gösteriyor.
Sonuç olarak, İstanbul’da gerçekleşen bu 6,2 büyüklüğündeki depremin ardından, halkın hemen hemen her kesimden gösterdiği tepkiler, düşüncelerin toplumda ne kadar yaygın olduğunu açıkça ortaya koydu. Depremlerin sıkça yaşandığı bu tür şehirlerde, hazırlıklı olmak ve doğru bilgilendirme yapmak, her zaman öncelik olmalıdır. Hatırlanmalıdır ki, deprem anında yapılacak olan doğru hareketler, hayatta kalma şansını kat kat artırabilir.