Gümüşhane'nin kırsal kesiminde, doğa ve çevreye duyduğu derin sevgiyle dikkat çeken bir emekli imam, kendi imkânlarıyla köyünde yeşil bir devrim gerçekleştirdi. Bu hikaye, yalnızca ağaç dikmekle sınırlı kalmayıp, bölge halkının çevre bilincini artırmayı hedefleyen sosyal bir projeye dönüşmüş durumda. İmam, 50 bin ağaç ile sadece kendi köyünün değil, çevre köylerin de yeşermesine vesile oldu. Peki, bu çabalar nasıl başladı ve topluma nasıl bir etki yarattı?
Emekli imam, yıllar önce bıraktığı mesleğinin ardından köyüne geri dönerek, hayatının en anlam dolu projesine adım attı. Elde ettiği maddi birikimi, doğanın korunmasına ve ağaçlandırma çalışmalarına harcama kararı aldı. Bu kararın ardında yatan sebep, iklim değişikliği ve çevre kirliliğine karşı bir farkındalık yaratmak ve gelecek nesillere yaşanabilir bir çevre bırakmak isteğiydi.
Projeye ilk olarak, köyün çevresindeki ağaçlandırılmaya uygun arazileri belirleyerek başladı. Ağaç dikimi için gerekli olan fidanları temin ederken, yerel fidanlıklardan yararlanmayı tercih etti. Yerel ekonomiyi de desteklemek amacıyla bu seçim oldukça önemliydi. Emekli imam, bu süreçte köydeki gençleri de sürece dahil edebildi. Böylece, hem gençlerin doğaya karşı duyarlılığı arttı, hem de onlara ağaç dikmenin ve doğayı korumanın anlamını öğretti.
50 bin ağaç dikme hedefi, sadece bir sayı değil, aynı zamanda toplumsal bir hareketin başlangıcı oldu. İmam, köyünde düzenlediği farkındalık seminerleri ve etkinliklerle, çevre bilincini köylülerle paylaştı. Yerel halkı, ağaçların ekosistem üzerindeki olumlu etkileri konusunda bilgilendirerek, onlarla birlikte bu projeyi sahiplenmelerini sağladı.
Bölgedeki çocuklar, ağaçların büyümesiyle ilgili heyecan duyarak sürece dahil oldular. Onları ağaç dikmenin yanı sıra, bakım ve sulama süreçlerinde de aktif olmaya teşvik etti. Böylece, sadece fidanlar değil, nesiller de yeşermeye başladı. Bugün, her bir ağaç, sadece bir fidan değil, birer umuttur.
Gümüşhane'deki bu örnek, birçok kişinin iyi bir şeyler yapmak için sahip olduğu kaynakların yeterli olduğunu gösteriyor. Emekli imamın 50 bin ağaç dikme hedefi, yalnızca bir çevre projesi değil, insanları bir araya getiren, bir arada hareket etmelerini teşvik eden, doğa açısından gerekli olan bir harekettir. Ayrıca, bu gibi projelerin geniş kitlelere ulaşması, örnek alınması açısından da büyük bir önem taşımaktadır.
Tüm bu çalışmalar, bölgedeki ekosistemin güçlenmesine yardımcı oldu ve köyün ormanlık alanlarının yeniden canlanmasına olanak sağladı. İmamın çabaları, aynı zamanda çevresindeki diğer köylere de ilham kaynağı oldu. Bu durum, yerel yöneticilerin ve diğer toplum üyelerinin de konuyla ilgili farkındalık kazanmasını sağladı.
Sonuç olarak, Gümüşhane'deki emekli imam, sadece kendi köyüne değil, tüm bölgeye örnek bir çevre bilinci oluşturmuş durumda. Her biri ağaç olan 50 bin fidan, onun azmi ve kararlılığının bir simgesi olarak, uzun yıllar boyunca yeşermeye devam edecek. Bu projeye harcanan emek, yalnızca toprakla sınırlı kalmayıp, toplumsal bir duyarlılığı da beraberinde getirdi. Böylelikle, bir kişinin başlayıp büyüttüğü bu yeşil hikaye, geleceğin yeşil mirası olmaya aday.
